21 Nisan 2015 Salı

ÜÇ AYLAR BAŞLADI




Üç aylar geldi, hoşgeldi, hayırlı olsun.Bu değerli ayları en iyi şekilde değerlendirmemiz lazım.İnsan oğlunun yaşam süresi en iyi 70-80 yıl,bu süre içerisinde çoğu insan zamanı iyi değerlendiremiyor,gençliğin, nefsinin ve şeytanın hilelerine kapılıp gidiyor birde bakıyor ki yaş geçmiş,çoğu zamanda iş bitmiş oluyor, yaş ta oluyor 40-50-60...
Çoluk çoçuğa karışıyorsun, hastalıklar ,hesapta olmayan işler ortaya çıkıyor.
Yaşlanınca yaparım ibadetlerimi demek evdeki hesap çarşıya uymaz hesabı tutmuyor.
ALLAH kullarını o kadar iyi tanıyor ki bu da onun yaratıcılığının ve tanrı olmasının bir ispatı daha, kullarına kendilerini kurtarsınlar diye böyle mübarek gün ve geceleri yaratmış.
Yapılan bir sevabın, ibadetin kat kat katlandığı günahların silindiği çok özel zamanlar yaratmış.
Bizede düşen akıllı davranıp kendimizi kurtarmak, tövbe edip ibadetlerimizi layıkıyla yapmaya çalışmak inşallah.
Yıllar önce üniversiteden arkadaşlarla beraber hafta sonu denize gidelim dedik, bende yüzme bilmiyorum ama öğrenmek istiyorum cahil cesareti var anlayacağınız.
Herkes girdi denize kimi yüzüyor kimi ayaklarını ıslatıyor :-)
Bende ayaklarını ıslatanlardanım tabi bide dalga anide gelip beni düşürmez mi, ben çırpınıyorum akdeniz ve bahar dönemi baya dalgalı,çırpınıyorum çırpınıyorum,su çok kuvvetli sonra aniden kurtuldum ayağa kalktım birde baktım ki suyun yüksekliği benim dizlerime bile gelmiyor hemen etrafıma baktım beni gören varsa rezil olmuşumdur diye kimse bakmıyordu çok şükür.
Benim burdaki durumum gibi aslında dünya hayatı kendimizi öyle dünya hayatına kaptırıyoruz içimizde öyle büyütüyoruz ki işleri meseleleri çırpınıp duruyoruz, bir yardım bekliyoruz, can derdine düşüyoruz,yeri geliyor yemek derdine düşüyoruz,giymek derdine düşüyoruz ben burda örnekleri basitleştiriyorum siz kendinize göre uyarlayabilirsiniz, siz hangi sorunlar içinde boğuluyorsunuz çırpınıyorsunuz, sonra bi cesaret ayağa kalktığınızda uğraştığımız işlerin ne kadar  önemsiz olduğunuz görünce kendinizden ve çevrenizden utanabilirsiniz bile.
Çözüm gene kendimizde, iradeli olmalıyız ayağa kalkmalı silkelenmeli ve tövbe edip ibadetlerimizi yapmaya çalışmalıyız.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) diğer bir hadislerinde şöyle buyurmuştur:
Receb Allah'ın ayı; şaban benim ayım, ramazan da ümmetimin ayıdır.
 (Süyûtî, el-Câmiu's-Sagîr, nr. 4411; Müttakî-i Hindî, Kenzü'l-Um-mâl, nr. 35164.)

“Ya Resulullah, Recep Ayı için ‘Allah’ın ayı’ diye anlatmanızın sebebi nedir? Şöyle buyurdu: ‘Çünkü bu ayda özellikle mağfiret boldur. Bu ayda, halkın kan dökmesine mani vardır. Bu ayda, Allah Peygamberlerinin tövbelerini kabul buyurmuştur. Allah, bu ayda Peygamberlerini düşmanlarından korumuştur.’”

Dediler ki: ‘Ya Resulullah! Her ay Allah’ın, her gün Allah’ın, yer Allah’ın, gök Allah’ın, dünya Allah’ın, ahiret Allah’ın, yani ne demek bu?’ Buyurdular ki: ‘Allah’ın mağfiretinin cûşa geldiği ay. Rabbimiz rahmetinin, mağfiretinin kapılarını açıyor bu ayda… Onun için bu ayın bir adı da mutahhir’dir. Temizliyor insanı. Allah’ın rahmeti suyuyla insanın günahları afv u mağfiret oluyor. Karaları, isleri, pasları adeta yıkanıp gidiyor.’”


Allah Rasulü (s.a.v) Recep ayı girince şöyle dua ederdi: “Allahım! Recep ve Şaban’ı bizim için hayırlı ve bereketli yap ve bizi Ramazan’a ulaştır.”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...